Vizyon Tarihi: 10 Şubat 2023

Yönetmen: Darren Aronofsky

Oyuncular: Brendan Fraser, Sadie Sink, Hong Chau, Ty Simpkins, Samantha Morton
 
Yapımcı: Jeremy Dawson, Ari Handel, Darren Aronofsky
 
Senaryo: Samuel D. Hunter

Görüntü Yönetmeni: Matthew Libatique

Kurgu: Andrew Weisblum

Yapım Yılı: 2022

Ülke: A.B.D.
 
Süre: 117 dk. 

Dağıtım: Bir Film

Oscar adayı yönetmen Darren Aronofsky (Siyah Kuğu, Nuh: Büyük Tufan), merakla beklenen ve 2023 Akademi Ödülleri için 3 dalda Oscar adayı olan yeni filmiyle izleyici karşısında! Brendan Fraser’ın canlandırdığı Charlie, dünya edebiyatının en önemli klasiklerinden Moby Dick’teki “beyaz balina”yı saplantı derecesinde seven ve ciddi obezite sorunları olan bir öğretmendir. Yıllar evvel eşinden ayrılarak terk ettiği kızı Ellie’yle (Sadie Sink) arasını düzeltme çabasındadır. Fakat kızına kendini affettirmeye çalışırken işlerin daha da kontrolden çıkmasına yol açar. Filmin dünya prömiyerini yaptığı Venedik ve Toronto’da dakikalarca ayakta alkışlanan görkemli performansıyla Brendan Fraser, En İyi Erkek Oyuncu Oscar ödülü için 1 numaralı favori olarak gösteriliyor. Samuel D. Hunter’ın ödüllü tiyatro oyunundan uyarlanan filmde Hong Chau, Samantha Morton ve Ty Simpkins de rol alıyor.

YÖNETMENİN NOTU

“The Whale’in sevdiğim yönü, sizi tamamen iyi ya da tamamen kötü olmayan, gerçekten de insanlar gibi gri tonlarda yaşayan ve son derece zengin, karmaşık iç yaşamları olan karakterlerin insanî özelliklerini görmeye davet etmesi. Hepsi hatalar yapıyor ama paylaştıkları şey, uçsuz bucaksız kalpleri ve görünüşte sevimsiz olan insanları bile sevme arzuları. Basit ama önemli bir soru soran bir hikaye: Birbirimizi kurtarabilir miyiz? Bu, şu anki dünya için önemli bir şey; özellikle de insanlar birbirlerine her zamankinden daha fazla sırt çeviriyorken…
Benim için sinemanın anlamı bu. Duyguların gücüyle, bunun gibi bir hikaye bizi başka türlü asla merak etmeyeceğimiz bir adamın yerine koyabiliyor ve bize tüm sevgi ve kefaret vaadinin her insanda var olduğunu hatırlatabiliyor. Charlie kusurlu bir karakter ama hayal gücünün ne kadar kuvvetli bir şey olduğunun farkında. Yeterli vakti ayıran herkesin, başka birinin dünyasını hayal edebileceğine; ve hatta belki de anlayabileceğine yürekten inanıyor.” 
                                                                                                                                                                  DARREN ARONOFSKY

SAHNEDEN BEYAZPERDEYE

The Whale’in orijinal tiyatro oyunu versiyonu 2012'de sahnelendiğinde, ilk başta bazı endişeler vardı. Bir tiyatro sahnesinin kompaktlığında bile, izleyici kahramanın tüm oyun boyunca kanepeye adeta çivilendiği bir oyunu izlemeye gelir miydi? Peki ya o isim! Balina… Ne demekti şimdi bu öyle!
Tüm endişeler boşa çıktı! Samuel D. Hunter’ın oyunu, bir hit’e dönüştü. Seyirciler kendilerini kapalı bir alana sıkışmış hissetmediler. Aksine, insan ruhunun kapsamlı, panoramik bir sorgulamasını yapmamızı sağlayan karakterlerin özgünlüğünü; filmdeki mizahi yönleri; hikayenin keder, zorunluluk ve af dileme gibi alanlardaki derinliğini övgüye boğdular.

Hikayenin hem edebî hem de tematik anlamda Moby Dick’ten ilham aldığının anlaşılması, Balina isminin duyarsızlık gibi algılanması endişelerini çabucak dağıtmıştı. Charlie ve Kaptan Ahab, özünde birbirine çok benziyordu. İkisi de bir rüyanın peşinden koşmuş, alternatif bir geleceğin fantezisine takıntılı kalmış birer adamdı.
Aronofsky, The Whale oyununa girerken aslında pek bir ön bilgiye sahip değilmiş. Oyunun adı ilgisini çekmiş ve bilet alıvermiş. Ama sahne ışıkları yanıp Charlie’nin yolculuğu başlar başlamaz, “bu oyunun sinema haklarını almam lazım” diye düşünmeye başlamış!

“Hikayenin tema ve fikirleriyle bir bağ kurdum. Önyargılarımızın bizi çoğu zaman insanlık dışı düşüncelere yönlendirdiği bir alanda güzelliğini bulan bir hikayeydi. Kalbimi sızlattı, beni güldürdü ve her karakterin cesareti, zarafetinden ilham aldım. Kendi çalışmalarımda da keşfetmeyi sevdiğim bir soruyu ele alıyordu: İzleyicileri, asla olmayı hayal edemeyecekleri karakterlerin içine nasıl aktarırsınız? Filmini yapar mıyız yapmaz mıyız bilmiyordum ama Sam ile hemen tanıştım ve aramızda güçlü bir bağ oluştu.” diyor yönetmen.